Türkiye’nin Kültür Yolu Festivalleri, Avrupa’nın önde gelen kültürel ve sanat festivallerini kapsayan saygın bir konsorsiyum olan Avrupa Festivaller Birliği’ne (EFA) katıldı. Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın açıklamasına göre, Anadolu’nun zengin kültürel mirası üyelik aracılığıyla dünya sahnesine getirilecektir. EFA, yaklaşık 40 ülkede 100 festivale ev sahipliği yapan ve sanat festivallerini destekleyen bir organizasyon olarak ön plana çıkıyor. Birliğin misyonu, “Avrupa’nın sanat yaşamına katkıda bulunarak üye festivallerini Avrupa ve dünya çapında bir araya getirmek ve temsil etmek”tir. Kültürel mirası bütünsel olarak korumak ve sürdürmek için, 2022’de yedi şehrin dinamikleri üzerine yapılan bu kültürel şölen, neredeyse 4.000 etkinlikle dünya genelinde 20.000’den fazla sanatçıya ev sahipliği yaparak Türkiye’nin ve dünyanın kültür ve sanat gündemini oluşturdu ve markaladı.
2022’deki başarının üzerine kurulan Kültür Yolu festivalleri, 2023’te Trabzon, Erzurum, Çanakkale, Gaziantep, Ankara, Konya, Diyarbakır, İstanbul, İzmir ve Antalya da dahil olmak üzere Türkiye’nin 11 şehrinde devam etti.
Bu üyelik, Türkiye’nin kültürel mirasını dünya sahnesine taşıyarak sanat ve kültür alanında önemli bir adım atmıştır. Türkiye’nin köklü kültürel geçmişi, bu üyelik sayesinde Avrupa ve dünya çapındaki en önemli festivallerle buluşarak daha geniş bir izleyici kitlesi ile buluşma fırsatı bulacaktır.
Bu üyelikten kaynaklanan fırsatları en iyi şekilde değerlendirme ve Türkiye’nin kültür ve sanat yaşamına katkı sağlama açısından, bu tür festivallerin ülkemizde daha da yaygınlaşması ve çeşitlenmesi gerekmektedir. Kültür, sanat ve mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması, ülkemizin kültürel zenginliğinin ve çeşitliliğinin daha geniş kitlelere tanıtılması açısından büyük önem taşımaktadır.
Bu tarz festivaller, üye olduğu birlik vasıtasıyla Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) ile işbirliği yaparak, kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması konusunda önemli adımlar atabilir ve dünya genelinde ses getirebilir.
Türkiye’nin kültürel mirasını uluslararası platformlarda tanıtmak, ülkemizin kültürel zenginliğini ve çeşitliliğini dünyaya duyurmak için bu tarz festivallerin etkinlik sayısını ve çeşitliliğini artırmak, Türkiye’nin kültürel zenginliğini ve çeşitliliğini dünya genelinde daha geniş kitlelere ulaştırarak kültür diplomasisine katkı sağlamak önemlidir. Bu sayede Türkiye’nin kültürel mirasını gelecek nesillere aktarmak ve bu mirası korumak mümkün olacaktır.
