Ember’nin açıkladığı rapora göre Türkiye’nin güneş enerjisi hedeflerine ulaşmasında hibrit enerji projeleri önemli bir rol oynamaktadır çünkü bunlar aynı noktada elektrik üretme kapasitesine sahip ana ve ikincil kaynakların grid’e bağlanması ile elektrik üretebilirler. 2020 yılında yapılan bir düzenleme ile Türkiye’de hibrit enerji projelerinin uygulanması ve mevcut enerji projelerinin güneş enerjisinin ikincil kaynak olarak dönüştürülmesi mümkün hale gelmiştir. 2023 yılı sonuna kadar Türkiye’de planlanmış ve işletmede olan 240 hibrit enerji projesinde güneş enerjisi ikincil kaynak olarak yer almıştır. Güneş enerjisinin stratejik entegrasyonu, altyapı maliyetlerini optimize ederek aynı noktadan grid’e bağlanarak ek elektrik üretimine imkan vermektedir. Rapor, Türkiye’deki hibrit güneş enerjisi projelerinin 2023 yılı sonu itibariyle kurulu kapasitesi, proje boru hattı ve tahsis edilen grid kapasitesine detaylı bir şekilde değinmektedir.
2023 yılı sonunda resmi raporlanmış kurulu kapasite istatistiklerine göre Türkiye’nin güneş kapasitesi 11,7 GW’ye yükselirken rüzgar kapasitesi ise 11,8 GW seviyesine ulaşmıştır. Ancak bu rakamlar hibrit enerji projelerindeki ikincil güneş kapasitesini dışlamaktadır. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na (EPDK) göre Türkiye 2024 yılı itibariyle 510 MW ikincil güneş kapasitesi entegre etmiş ve toplam güneş kapasitesini rüzgarı geçecek şekilde 12,2 GW seviyesine çıkarmıştır. Ember, resmi istatistiklerde hibrit kapasitesinin bulunmamasının analiz ve planlama doğruluğunu zayıflattığını belirtmektedir.
Hibrit güneş enerjisi projeleri, Türkiye’nin ulaşık hedeflerine ulaşmasına yardımcı olabilecek potansiyele sahiptir. Türkiye’nin yenilenebilir enerji manzarasını daha kapsamlı anlamak için hibrit güneş kapasitesinin resmi istatistiklere dahil edilmesi önemlidir. Gelişen bir sektör olan hibrit enerji projeleri, Türkiye’nin enerji hedeflerine ulaşmasında kilit bir rol oynayabilir.
