Türkiye’deki insanlar, yüksek enflasyon karşısında, Ramazan Ayı’nın sonuna ulaşmanın mutluluğunu tatmak için geleneksel “şeker bayramını” kutlamanın lüks olmadığını fark ettiler. Bu yıl, Müslümanlar dünya genelinde Ramazan Bayramı’nı kutladıkları sırada, enflasyonun getirdiği zorluklar halkın bayramını nasıl geçireceği konusunda endişeleri arttırdı.
Türkiye’de Eid al-Fitr, yani Ramazan Bayramı, genellikle “Şeker Bayramı” olarak bilinir ve bu yıl Çarşamba günü başladı. Bu yıl hükümet, bayramı ülke içi turizmi canlandırmak amacıyla üç günlük bir kutlamadan dokuz güne uzatmıştır.
Tarihi Ulus Çarşısı’nda binlerce insan, festival için ev ihtiyaçlarını satın almaya çalıştı. Ancak, yükselen fiyatlar nedeniyle insanlar sadece çok az miktarda şekerleme satın alabildikleri için mutluluklarını paylaşamadılar.
Genç nesil yaşlıları onurlandırmak için bayramın önemli bir parçası olarak yaşlıları ziyaret eder. Çocuklar da komşularını dolaşarak bayramlarını kutlarlar ve bu kutlama sırasında şekerleme veya harçlık alırlar.
Türkiye’de yaşam koşulları zorlu bir hal almış durumda, çünkü ülke yükselen tüketici fiyatları sorunuyla karşı karşıya. Hükümet, maliyetleri düşürmeye yönelik çabalarına rağmen, artan fiyatlar özellikle yoksul ve orta sınıfı daha fazla etkiliyor.
Kıyafet mağazasının vitrinindeki fiyat etiketlerine işaret eden Sermin Akyol, “Kendim ve aile üyeleri için alışveriş yapmada kısıtlamalar yapmak zorunda kalacağım” diyerek durumu özetliyor.
Ancak, hükümetin tahminlerine göre, enflasyon bu yazın sonuna doğru yüzde 70’in üzerine çıktıktan sonra yıl sonuna doğru hızla yaklaşık yüzde 40’a düşecek. Bu noktada, tüketiciler ve çoğu işletme sabırsızlıkla beklemektedir.
